Küreselleşme ve Terörizm

Bilindiği üzere yıllardır dünyada yer alan ve güncelliğini koruyan kavramlar vardır; terörizm ve küreselleşme gibi. Terörizmden küreselleşmeyi sorumlu tutmak mümkün değil fakat küreselleşme kavramının gelişmesiyle bazı dengeler değişmiştir. Güç kazanan ve derinleşen küreselleşme kalıbı, belirli sınırları ortadan kaldırarak devlet dışı aktörlerin sayısını ve gücünü artırmıştır. Çok kutuplu bu küresel düzende devlet ve devlet dışı aktörlerin sayısal artışı göz ardı edilemez. Bu devlet dışı faktörlere terör örgütleri ve kendi devletini kurmak isteyen bazı azınlık grupları örnek verilebilir.
Küreselleşme ve Terörizmin İlişkisi
Terörizm, yanlış olduğu düşünülen bir şeyi düzeltmek amacıyla siyasi gücü ele geçirme fikriyle tasarlanmış bir kavramdır. Fakat bu kavram öznel yorumlara açıktır. James D. Kiras’a göre terörizmin 3 sebebi vardır:
- Ticari hava ulaşımının artışı,
- Televizyon haberciliğinin kullanımı,
- Farklı ideolojik ve siyasal çıkarlara sahip grupların ortak paydada buluşmaları.
Sonuç olarak terörizm yerelden ulusal sınırları aşan bir boyuta geçmiştir. Küreselleşmiş terörizmi tanımlamak için kültürel, ekonomik ve dini açıklamalar gereklidir. Kültürel olarak bakılırsa, kimlik ve geleneklerini korumaya çalışan bazı azınlık gruplar küreselleşmenin verdiği toplumsal değişim ve etkileşim ile örgütlenmiş ve belirli çatışmalara önayak olmuştur.
Ekonomik olarak bakılırsa, zenginlik de güvenlik ve çatışma ile ilişkilidir. Devlet ve belirli yaşam koşullarının altındaki yoksul gruplar arasında elbette sorunlar yaşanmıştır. İşsizlik ve ekonomik şartların verdiği zorlukları çeken insanlar da bu sorunları şiddet ve terörizmin verdiği güç ile çözmeye çalışmıştır. Tabii ki bu durumda küreselleşmenin kattığı kolaylıklar yardımcı olmuştur. Ek olarak küreselleşmenin gelişmesi ile ABD, Rusya, AB gibi belirli ülkelerin zengin kaynaklar için desteklediği azınlık gruplar oldukça yoğun güç kazanmıştır.
Dini olarak bakılırsa, laik ve dini teröristlerin değerlerindeki farklılıklar elbette dünyada belirli propagandalara, çatışmalara ve ölümlere sebep olmuştur. Son zamanlarda yaşanan İsrail-Filistin olayları buna örnek gösterilebilir. 3 büyük İbrahimî din için oldukça önemli ve kutsal olduğundan ötürü belirli çatışmalar oluşuyordu ve halen devam da etmektedir.
Küreselleşme ile dünyada teknolojinin, ekonominin gelişimi artmıştır. Bu durum devlet dışı oluşan terör gruplarını oldukça olumlu etkilemiştir. Terörizm küreselleşmenin sağladığı teknolojik kolaylıklarla dünya çapında daha kolay iletişimle hızlı bir şekilde gelişmiştir. Özellikle güvenlik, koordinasyon, silahlanma ile öldürücülük gelişmiş ve terörist gruplarının yetkinliğini arttırmıştır. En çok endişe uyandıran durum ise kitle imha silahlarının kullanılma ihtimalleridir. Ek olarak, sosyal medya gibi küresel ağların da verdiği kolaylıkla terörist grupların faaliyetleri kolaylaştırmıştır. Devletler bireysel veya belirli ülkelerle birlikte spesifik terör gruplarını imha etmede ortaklaşırlar. Tabii ki ülkelerin liderlerinin küresel etkiye sahip terörle mücadelede çözüm fikirleri birbirinden farklıdır. Bu farklılıklar çözüm sürecini yavaşlatır. Bazı ülkelere göre savaşmak en iyi çözüm olabilir. Ne kadar bazı ülkelere göre savaşmak en iyi çözüm olarak görülse de genel olarak en iyi çözümün uluslararası örgütler [BM vb.] ve uluslararası hukuk ile kolaylaşabileceği ortadadır.
Son olarak, küreselleşmenin elbette insanlık ve devletler için oldukça kurtarıcı faydaları olmuştur. Fakat terörizme olan pozitif etkileri insanlık için –özellikle Ortadoğu ve Afrika bölgesi- negatif etkiye ve soykırımlara dönüşmüştür ve halen dönüşmektedir.
Yazar: Zeynep Beyza Beyazkaya
Editör: Çise Ak – Zülal Çallı