Genel

Türkiye – Mısır İlişkileri (A32)

Akdeniz ve Kızıldeniz’e kıyısı bulunan Mısır’ın, batısında Libya, güneyinde ise Sudan yer almaktadır. Mısır, Asya kıtasında yer alan kısmı Sina Yarımadası üzerinden Filistin ve İsrail ile komşudur. Mısır, Kuzey Afrika’nın nüfusu en büyük olan ülkesidir. Uzun yıllar Osmanlı idaresine yaşayan Mısır, Osmanlı Devleti’nin zayıflamasıyla ilk olarak Fransa ve İngiltere’nin işgaline maruz kalmıştır. 1922 yılında bağımsızlığını ilan eden Mısır, İngilizlerin etkisinden 1952 yılında Cemal Abdül Nasır’ın öncülüğünde Hür Subaylar tarafından yapılan darbeyle İngiliz etkisinden kurtulmuştur.

1923 yılında kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, laiklik anlayışını benimsemiş, halifeliğin kaldırılması gibi birçok inkılapları gerçekleştirmiş ve Batı eksenli Türk Dış Politikası yürütmekteydi. Bu etkenlerden ötürü Türkiye- Mısır ilişkilerinde soğukluk mevcuttu. Nisan 1923’te yürürlüğe girilen yeni anayasayla Mısır, bir meşru monarşi durumuna getirilmişti. 1922-1936 yılları arasında Mısır’da iktidarın oluşumu çekişmeli gerçekleşmişti. 1952 yılında sık sık yaşanan hükümet değişikliklerinden dolayı Hür Subaylar tarafından yapılan darbe sonucunda krallık yıkıldı ve 1952 yılında Cumhuriyet ilan edildi. 1956 yılında yapılan seçimler sonucunda Cemal Abdül Nasır Cumhurbaşkanı seçildi.

Mısır, bu dönemde Sovyet birliği ile iyi ilişkiler kurarak sosyalist diyebileceğimiz ekonomi politikası izlemeye başladı. Mısır, Ocak 1954’te Kahire Büyükelçisi Hulusi Fuad Tugay’ı “istenmeyen adam” ilan ederek sınır dışı etmiştir. Yaşan bu hadise ve o dönem Türkiye’de iktidar olan Demokrat Parti’nin Batı eksenli politikalar izlemesi Türkiye-Mısır ilişkilerini durgunlaştırmıştı. 1970 yılında Cemal Abdül Nasır’ın ölümü üzerine yerine Enver Sedat geldi. Sedat, Cemal Abdül Nasır’ın tersine Batı eksenli liberal bir politika izlediği görülmektedir. Enver Sedat, 1981 yılında askerî geçit töreninde El-Cihad üyeleri tarafından suikast sonucu öldürüldü ve yerine Hüsnü Mübarek getirildi. 2010 yılında Tunus’ta başlayan devrim hareketleri etkisinde, 25 Ocak 2011 yılında Tahrir Meydanında ve ülke genelinde artan protestolarla Mübarek iktidarının görevini bırakması talep edildi. 25 Ocak 2011 protesto gösterileri 18 gün sürmüş ve Cumhurbaşkanı Mübarek istifa etmiştir ve Yüksek Askeri Konseyi yönetime el koymuştur. 1952 yılından beri Mısır’ın ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi oldu. Mursi döneminde, Türkiye- Mısır ilişkilerinde altın çağ yaşanmıştır. Mursi’ ye ilk ziyaret dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından ikinci ziyaret dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarafından yapılmıştır. Muhammed Mursi Eylül 2012’de Ak Parti kongresine katılmış ve konuşmalarını gerçekleştirmiştir. Mısır ordusu 3 Temmuz 2013’te yönetime el koymasıyla Müslüman Kardeşler ve diğer İslamcı gruplar tarafından Nohda ve Rabiatül Adeviyye Meydanlarında toplanarak Mursi’nin tekrardan göreve getirilmesi için protestolar düzenlenmiştir.

Türkiye, Mısır’daki askeri darbeye karşı çok sert tutum sergilemiştir. Karşılıklı yapılan açıklamalar neticesinde gerilen siyasi ilişkiler 2013’ün Kasım ayında diplomatik krizi beraberinde getirmiştir. Türkiye’nin Kahire Büyükelçisi, Mısır Dışişleri tarafından yapılan açıklamayla “istenmeyen adam” ilan edilmiştir. Türkiye’de karşılılık ilkesi gereği Mısır Büyükelçisini “istenmeyen adam” ilan ederek ülkeyi terk etmesini istemiştir. Diplomatik ilişkiler en düşük seviyeye indirilmiştir. Bu dönemde iki ülke arasındaki ilişkiler tarihin en kötü dönemini yaşadığı görülmektedir. Son günlerde ise Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu yaptığı açıklamada “Mısır’la diplomatik düzeyde temaslarımız başladı” bilgisini paylaştı. Gelecek dönemde iki ülke ilişkilerinin normalleşmesi yönetimlerin tutumuna bağlıdır.

Minel Kaya & Edanur Doğan

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu