
Ukrayna Rusya’dan tamamen bağımsız hareket etmek için izlediği politikalardan biri NATO’ya üyelik konusudur. Ukrayna, uluslararası bir kuruluş olan NATO’ya üye olarak Batı’ya yakın bir politika izlemeyi hedeflemektedir. NATO, üye ülkeler arasında güvenlik anlamında işbirliğini garanti eden uluslararası bir örgüttür. Ukrayna da bu örgüte katılarak kendi iç ve sınır güvenliğini başta Rusya olmak üzere diğer ülkelerden korumak istemektedir. Ancak Rusya’nın olaya realist açıdan yaklaşması ve Ukrayna’ya doğrudan saldırması Ukrayna’nın hedeflerini gerçekleştirmesini zorlaştırmaktadır.
Realist açıdan değerlendirildiğinde Ukrayna, Rusya ile hiçbir koşulda kıyaslanamayacak kadar zayıf bir ülkedir. Ancak uluslararası hukuka dayanarak uluslararası toplumun bağımsız bir ülke olan Ukrayna’nın yaşadığı duruma sessiz kalmaması ve Rusya’ya karşı liberal ve neoliberal bir cephe açması Rusya’nın işini zorlaştırmaktadır. Rusya Ukrayna Savaşı’nın resmen başlamasıyla uluslararası kuruluşlar ve işbirlikleri hızlı bir şekilde Rusya’ya tepki göstermiş ve Rus rublesinin hızla değer kaybetmesine neden olmuştur.
ABD Rusya’yı SWIFT (Society for Worldwide Interbank Financial Telecommunication / Dünya Bankalar Arası Finansal Telekomünikasyon Derneği) sisteminden çıkarttırarak Rus rublesinin uluslararası finans sisteminde dolaşıma sokulmamasını sağlamayı ve böylece Rus ekonomisini zayıflatmayı hedeflemiştir. ABD Rus halkının zayıflayan ekonomisi karşısında hükümete karşı ayaklanmasını hedeflemiş, Putin’i bu şekilde hükümetten düşürmek veya en azından Rusya’nın Ukrayna’ya karşı saldırgan tutumunu sonlandırmayı planlamıştır. Ancak Putin yönetimi bu durumlara sebebiyet vermemek adına çok katı kurallar getirmiş ve bunların başında da Rus gazının dolarla değil rubleyle satılacağını söylemiştir. Ayrıca Rusya Merkez Bankası politika faizini %9,5’ten %20’ye yükselterek rublenin daha fazla değer kaybetmesini engellemiştir.
Putin ülkeden nakit olarak 10 bin dolar üzeri döviz çıkartılmasını yasaklamış rublenin değerini korunmaya çalışmıştır. Diğer yandan Batılı ülkeler Rusya’nın 650 milyar dolara tekabül eden rublesini dondurmuş ve Rusya’yı ekonomik anlamda etkisizleştirmeyi hedeflemiştir.
Başlangıçta Batılı ülkelerin yaptığı ekonomik yaptırım ve hamleler işe yaramış olsa da Rusya’nın koyduğu katı kurallar ve izlediği politikalar nedeniyle etkisini gün geçtikçe yitirimiştir. Öyle ki Rus rublesi savaşın ilan edildiği günden (24 Şubat) bir gün önce ABD doları karşısında 81 seviyelerindeyken ABD ve Batılı ülkelerin ciddi yaptırımları karşısında 177 seviyelerine kadar gerilemişti. Ancak Putin yönetimi izlediği politikaların sonucunu hızlı bir şekilde aldı. Mart ayının sonunda savaş öncesi seviyelere gelmiş ve şu sıralar Rus rublesi o günden beri daha da değer kazanmış ve 77 seviyelerine kadar yükselmiştir.

ABD ve NATO’nun Ukrayna ve Rusya Savaşı’na askeri açıdan bir müdahalesi olmasa da ekonomik açıdan izlediği politikalar bu savaşın gidişatını etkileyecek bir seviyede etkili olamamıştır. Batı dünyası iktisadi kuruluşların yanısıra uluslararası şirketler aracılığıyla da Rusya’yı zor durumda bırakmayı hedeflemiştir. Birçok küresel şirket, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısına karşı bir duruş sergilemiş ve Rusya’daki operasyonlarını geçici olarak durdurma kararı almıştır. Rusya’nın Ukrayna’ya karşı saldırısını boykot eden çok uluslu şirketler başta Apple, Netflix, McDonald’s, Adidas, Airbnb olmak üzere Rusya’daki faaliyetlerini geçici olarak askıya almış veya kısıtlamıştır.
Küreselleşmeyle birlikte çok uluslu şirketler ortaya çıkmış ve bu şirketler ülkelerin yıllık GSMH’sına yakın denecek karlar elde etmeye başlamıştır. Bu şirketler operasyonlarını yürüttükleri ülkelerin ekonomisine ciddi katkılar sağlamakta ve istihdamı artırmaktadır. Bu bağlamda Rusya’daki bu şirketlerde çalışanların gelecekteki akıbeti tartışılırken Rus hükümetinin buna yönelik bir hamlesi henüz gelmemiştir. Bu firmalar operasyonlarını durdurmalarının yanısıra Rus şirketlerine yaptıkları yatırımlarını da askıya almıştır. Çok uluslu şirketlerden biri olan Elon Musk’ın kurucusu olduğu Space X Starlink uydularıyla Ukrayna halkına internet hizmeti sağlayarak savaşta bir şirketin tek başına doğrudan ne kadar etkili olabileceğini göstermiştir. Bu da aslında neoliberal teorinin ilerleyen yıllarda daha fazla önem kazanacağına dair bir işaret olabilir.
Son olarak Rus sporcuların ve takımlarının uluslararası organizasyonlarından men edilmesi de neoliberal açıdan değerlendirilmesi gereken bir konudur. Ekonomi, toplumları etkileyen en önemli göstergelerden biri olsa da uluslararası ortamda saygınlığın ve prestijin kazanılması için tek araç değildir. Bir toplumun diğer toplumlarla etkileşimde olması ve bu etkileşimde üst sıralarda kendisine yer bulması uluslararası ortamda saygınlığını kazanmasına yardımcı olmaktadır. Bu açıdan değerlendiridiğinde Rus sporcularını ve takımlarının uluslararası organizasyonlarından çıkartılması Rus halkının saygınlığının da bir ölçüde azalmasına neden olmaktadır. Batı dünyasının kontrolünde olan bu organizasyonlar bu politikayla kendisini aşağı seviyede görecek Rus halkının Putin hükümetine karşı ayaklanmasına zemin hazırladığını söylemek yanlış olmayacaktır.
Kaynaklar:
Neoliberalizm
https://www.diplomatikstrateji.com/rusya-ukrayna-son-duru m
https://www.cumhuriyet.com.tr/ekonomi/rus-rublesi-savas-oncesi-seviyeye-dondu-1923239
https://tr.euronews.com/2022/03/31/mali-yapt-r-mlar-n-hedefindeki-rus-para-birimi-ruble-neden-deger-kazan-yor
https://tr.euronews.com/2022/03/05/hangi-kuresel-sirketler-ve-markalar-rusya-da-faaliyetlerini-durdurma-karar-ald
https://www.aa.com.tr/tr/ekonomi/kuresel-sirketler-rusyadan-gocuyor/2523526
https://www.haberturk.com/yaptirimlar-sonrasi-ruble-cakildi-3358964-ekonomi
https://www.sozcu.com.tr/2022/ekonomi/savasa-ve-yaptirimlara-ragmen-rus-rublesi-neden-cokmedi-7043383/
https://www.yenisafak.com/ekonomi/yaptirim-yagmuru-sonrasi-rus-rublesi-hizla-deger-kaybediyor-3768788
https://www.amerikaninsesi.com/a/batili-siretlerinden-rusyadan-ayrilmasi-ne-anlama-
geliyor/6503444.html (Erişim tarihi 17.04.2022)
Yazar: Umutcan Çiftci